3 Temmuz 2013 Çarşamba

Mega havalimanının kaderi büyümeye bağlı

Finans piyasası sakinleşmiş görünüyor. Ama kur ve faiz, şok öncesi düzeylerine geri dönmediler. Kur sepeti 2,20’nin üzerinde tutunacak gibi duruyor. Merkez Bankası’nı fazla rahatsız etmeyebilir. Ama enflasyonla mücadelede kontrolü yeniden ele geçirmesi lazım. Gösterge faiz, borç verme faizinin neredeyse 1,5 yüzde puan üzerinde. Nasıl bir yol izleyeceğini göreceğiz. Aynı ‘karanlık mihrakların’ kurbanı olduğu iddia edilen Brezilya’nın risk primi 100 baz puan artarken Türkiye’ninki 200 baz puan arttı. Bu konuda hükümetin kafa yormasında yarar var.

Büyüme düşük kalırsa bu kadar büyüğüne gerek yok
Bugün makro konuları bırakıp mikro bir konuyu, bir süre önce rekor bir fiyatla ihale edilen İstanbul’un yeni havalimanını tartışmak istiyorum. Hem rekor fiyat hem de planlanan devasa kapasite epey tartışma yarattı. Mega projeleri seven Başbakanımız bu mega havalimanı projesini güçlenen Türkiye’nin gurur vesilesi olarak takdim etti. Haksız sayılmaz. 2019’da açılması öngörülen yeni havalimanı ilk aşamada 90 milyon yolcu kapasitesine sahip olacak. Daha sonra kapasite 120 milyona, ardından da 150 milyona çıkacak. Bu hedefler gerçekleşirse büyük olasılıkla dünyanın en büyük havalimanına sahip olacağız. 

Bahçeşehir Üniversitesi Ekonomik ve Toplumsal Araştırmalar Merkezi (Betam) geçen cuma günü tartışmaya yayımladığı araştırmayla katıldı. Betam iki soruya yanıt arıyor: Bu devasa kapasitelere gerçekten ihtiyaç var mı? İkinci soru da, 25 yıl için 22 milyar euroya yap-işlet-devret modeliyle ihale edilen yeni havalimanı sağlam bir fizibiliteye sahip mi? Atatürk Havalimanı’nın 45 milyon yolcuyu kaldıramadığı, buna karşılık THY ve diğer havayolu şirketlerinin hızla büyümekte oldukları dikkate alınırsa, çok daha büyük bir havalimanına ihtiyaç olduğu aşikâr. Ama ne kadar daha büyük? Betam yanıtın Türkiye ekonomisinin gelecek 25 yılda ne kadar büyüyeceğine bağlı olduğunu söylüyor. 

Teknik ayrıntıları merak eden okurlar Betam’ın araştırmasına bakabilirler. Yolcu sayısının iki temel belirleyeni var: Nüfus artışı ve kişi başına gelir artışı. Geçen on yılda bu etkenlerin Atatürk Havalimanı’nın yolcu sayısını nasıl belirlediği hesaplanarak gelecek 25 yılda nüfus ve reel büyüme tahminlerine bağlı olarak yolcu sayısındaki artışlar tahmin ediliyor. Nüfus artışı aşağı yukarı belli. Kritik parametre büyüme oranı. Betam iki büyüme senaryosu öngörüyor. Birinci senaryo, Türkiye ekonomisi için genel kabul gören potansiyel büyüme hızının yakalanacağını kabul ediyor: İkinci senaryo ise büyümeyi kısıtlayan mevcut tahditleri dikkate alarak biraz daha düşük bir büyüme öngörüyor. 

İki farklı senaryo 

2013-2019 döneminde yüzde 5, 2020-2030 dönemi için yüzde 4, 2013-2043 dönemi için yüzde 2 büyüme varsayan Senaryo 1’de, yeni havalimanının 2019’da 80, 2020’lerin 2. yarısında 120 milyon, 2030’larda ise 150 milyon yolcuya hizmet vermesi söz konusu. Bu tahmin İstanbul’un bir mega havalimanına ihtiyaç duyduğunu kesinlikle doğruluyor. Buna karşılık, büyüme daha düşük –ilk dönemde yüzde 4, ardından sırasıyla yüzde 3 ve 1,5– seyredecek olursa, 90 milyon kapasiteye ancak 2020’lerin ikinci yarısında, 120 milyona da 2050’ye doğru ihtiyaç olacağı görülüyor. Yani 90 milyonluk kapasite yeterli duruyor. 

Dünyanın en büyük havalimanına sahip olamamanın Türkiye ahalisi için bir sakıncası olacağını sanmıyorum. Ancak düşük büyüme ihaleyi kazanan konsorsiyumun başını ağrıtabilir. Betam’ın Atlanta, Atatürk ve Sabiha Gökçen havalimanlarının gelir-gider tablolarını, sözleşmede belirlenen hizmet fiyatlarını, 7,5 milyarlık yatırım için nispeten düşük bir faiz oranını (yüzde 4) ve Hazine’ye taksitle ödenecek 22 milyar euroyu esas alarak yaptığı gelir-gider tahminleri, düşük büyüme senaryosunda yeni havalimanı işletmesinin büyük bir zararla karşılaşacağını gösteriyor. 

İşletme dışı faaliyetlerden elde edilecek gelirler bu hesaba dahil değil. Yeni havalimanına tahsis edilen arazi 7500 hektar. Atatürk Havalimanı’nın arazisi 1200 hektara yakın. 150 milyon kapasite için 3 ile çarpsanız bile 3600 hektar ediyor. Kalan 3900 hektarda çok şey yapılabilir. Herhalde konsorsiyum ne yaptığını biliyordur.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder