Cuma günü yayınlanan Aralık
dönemi işgücü piyasası istatistikleri işsizlikte dikkat çekici artış
gerçekleştiğini ortaya koydu. Doğal olarak medya bu sonucu öne çıkardı. Aslında
bu sürpriz bir gelişme sayılmaz. Mevsim etkisinden arındırılmış işsizlik oranı
bir süredir artış eğiliminde. Oran geçen Haziran döneminde yüzde 8.9 ile dip
noktasını görmüştü. TÜİK’in tahminlerine göre işsizlik oranı ılımlı ama ısrarlı
artışlar sonucunda Aralık döneminde yüzde 9,6’ya yükseldi.
Kadın istihdamı hizmetlerde hızla artıyor |
Kime sorsanız büyümede yaşanan sert düşüşün işsizliği
artırıcı etki yapacağını söyler. Düşük büyüme düşük istihdam artışı demektir.
Türkiye gibi işgücünün sürekli arttığı bir ülkede, düşük istihdam artışının
işsizlikte artışa neden olması doğaldır. Ama burası Türkiye. Her zaman
şaşırtıcı gelişmelere hazırlıklı olmak gerekiyor. İşsizlikteki artışın ardında iki şaşırtıcı gelişme söz
konusu: Birincisi, düşen büyümeye rağmen istihdamın hızla artmaya devam etmesi.
Dolayısıyla işsizlikte artış, istihdam yetersiz kaldığından değil, işgücü
artışının istihdam artışından daha hızlı seyretmesinden kaynaklandı. İkincisi şaşırtıcı gelişme ise, kadınların
daha önce hiç gözlemlenmediği ölçüde çalışma yaşamına katılarak kadın
istihdamını artırmaları.
* * *
Bu iki şaşırtıcı gelişmeyi rakamlarla özetleyelim.
Büyümede sert düşüşün ortaya çıktığı 2012’nin ikinci yarısında işgücü yüzde 3,2
oranında arttı. İstihdam artışı ise yüzde 2,5 oldu. Altı aylık artış oranını
yıllık artışa çevirirsek yüzde 5 eder. Oysa 2012’nin ikinci yarısında yıllık
büyüme oranının yüzde 3’ün altında kalacağı kesin görünüyor. Düşük büyümenin
istihdama gecikme ile yansıması doğal ama firmaların çalışan sayılarını üretim
düzeylerine uyarlamaları için bir kaç aydan fazla bekleyeceklerini sanmıyorum.
Bu artışta kamunun önemli paya sahip olduğunu tahmin ediyorum. Kuşkusuz başka
etkenler de rol oynamış olabilir. Araştırmak gerekiyor.
İstihdamda beklenmedik artışın çarpıcı yönü, kadınların
bu artışta büyük rol oynaması. TÜİK’in yıllık rakamları durumu özetliyor. Aralık
2011’den Aralık 2012’ye istihdam 1 milyon 88 bin kişi arttı. Bu artışın yarısı,
tam olarak 539 bini kadın istihdamındaki artıştan kaynaklandı. Tarımda kadın
istihdam artışı 48 binden ibaret. Artışın yüzde 90’ı tarım dışı sektörlerde,
özelikle de hizmetlerde gerçekleşti. Artışın yüzde 70’i de ücretli istihdamdan
oluşuyor. Kadın istihdam artışında yüksek öğrenim mezunlarının ağırlığı dikkat
çekici. Bu grupta işgücüne katılım oranı (çalışanların ve iş arayanların kadın
çalışabilir nüfusuna oranı) bir yıl içinde yüzde 70,4’den yüzde 74’e yükseldi.
Daha önce görülmemiş bu sıçrama başlı başına manşetlik bir haber. Bu arada
kadın işsizlik oranının da yüzde 12,2’den 15,9’a çıkarak kayda değer bir artış
kaydettiği not edilmeli.
* * *
Kadın işgücünde ve istihdamında ortaya çıkan hızlanmayı bir süredir Betam’da izliyorduk. Cuma günü yayınlanan İşgücü Piyasası Görünüm
notuna bir kutu ekleyerek, tabir caizse, kadınları mercek altına aldık.
Aşağıdaki iki grafik çalışan kadın cephesindeki gelişmeleri az da olsa aydınlatıyor.
2011 yılından itibaren mevsim etkisinden arındırılmış tarım dışı kadın
istihdamında artış hızlanıyor ve belirgin biçimde işgücü artışının üzerine
çıkıyor. Doğal olarak tarım dışı kadın işsizlik oranı da hızla düşüyor (işsizlik
grafiği için betam notuna bakılabilir). Buna karşılık son dönemde kadın
işgücünde de hızlanma dikkat çekiyor. Bu çarpıcı gelişmenin bir diğer yönü de eğitim
düzeyleri itibarıyla eğilimlerin farklılaşması. Yukarıda belirttiğim gibi en
yüksek istihdam artışı yüksek öğrenim gören kadınlarda. Hemen ardından ilk
öğretim ve daha düşük eğitime sahip kadınlar geliyor. Bu iki grupta temayüz
eden çalışma şevkinin farklı motivasyonlardan kaynaklandığını tahmin ediyorum.
Lise mezunları arısında ise çalışma şevkinde belirgin bir canlanma yok.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder